Bu sitedeki ilanlar satıcının tamamen gönül rızasıyla listelenmektedir.
Bu sitedeki ilanlar satıcıların
tamamen gönül rızasıyla listelenmektedir.
Gayrimenkulde tapuda şerh var mı endişesi bitiyor, nasıl mı? Gelin anlatalım; Gayrimenkul yatırımı, pek çok kişi için hem heyecan verici bir fırsat hem de beraberinde getirdiği hukuki karmaşa nedeniyle stresli bir süreçtir. Hele ki söz konusu olan, haciz, ipotek ya da farklı kısıtlamalar taşıyan bir mülkse, yatırımcının zihninde tek bir soru yankılanır: “Tapuda görünmeyen, gizli bir şerh var mı?”
Bu soru, yalnızca tapu üzerindeki fiziksel kısıtlamaları değil, aynı zamanda mülkün gelecekteki değerini ve satış sürecini etkileyebilecek tüm hukuki riskleri kapsar. Tapu kaydında yer alan bir “şerh” (kısıtlama, beyan veya belirtme), yatırımın kazancını sıfıra indirebilir, hatta sizi yıllarca sürecek hukuki mücadelelerin içine çekebilir. Bu nedenle, bir mülk alım sürecinde atılacak en kritik adım, eksiksiz bir hukuki durum tespiti yapmaktır.
Piyasada, özellikle aciliyet nedeniyle yapılan satışlarda, mülkün hukuki geçmişi çoğu zaman göz ardı edilir. Yatırımcılar, düşük fiyat avantajına odaklanırken, sonradan karşılarına çıkacak şerhlerin maliyetini hesaplayamazlar. Oysa Rızaen Satış mekanizması, tam da bu endişeleri gidermek üzere tasarlanmış, şeffaflığı ve hukuki kontrolü merkeze alan bir yöntemdir.
Biz bu kapsamlı analizimizde, bir yatırımcı olarak tapu kaydı üzerindeki “şerh” endişenizi nasıl tamamen ortadan kaldırabileceğinizi, Rızaen Satış sürecinin hukuki kontrole nasıl bir zemin hazırladığını ve bu süreçte sizin proaktif olarak hangi denetim adımlarını atmanız gerektiğini detaylıca inceleyeceğiz. Bu sayede, sadece uygun fiyata mülk almakla kalmayacak, aynı zamanda yatırımınızın üzerine en sağlam hukuki güvenceyi inşa etmiş olacaksınız.
Bir gayrimenkulün tapu kütüğünde yer alan ve mülkiyet hakkını kısıtlayan, değiştiren veya etkileyen her türlü kayda şerhadını veriyoruz. Yatırımcıların en büyük kâbusu olan bu kısıtlamalar, basit bir detay olmaktan çok, mülkün finansal kaderini belirleyen hayati unsurlardır. “Şerh” endişesini bitirmek için, öncelikle hangi tür şerhlerin mevcut olduğunu ve bunların size olan potansiyel maliyetini netleştirmemiz gerekir.
Tapu Sicili, yalnızca mülkiyet sahibinin adını göstermekle kalmaz; üç ana bölümde mülke ilişkin tüm hukuki yükümlülükleri barındırır:
Bunlar, mülkün satışını veya devrini doğrudan engelleyebilecek en ağır kısıtlamalardır:
Bir borçtan dolayı mülk üzerinde icra dairesi tarafından konulan kısıtlamadır. Bu, mülkün borçlu tarafından serbestçe satılamayacağı anlamına gelir. Rızaen Satış’ın temel amacı, mülkü bu hacizden temizlemektir. Haczin kaldırılmaması durumunda alıcı olarak üzerinize büyük bir borç yükü alma riski doğar.
Henüz kesinleşmemiş bir davanın veya takibin sonucunu garanti altına almak amacıyla mahkemece konulan geçici kısıtlamadır. Bu tür bir şerh varken tapu devri yapılsa bile, tedbire konu olan dava aleyhinize sonuçlandığında tapunuz risk altına girebilir.
Mülk sahibinin, mülkü ileride bir başkasına satmayı vaat ettiğine dair kayıttır. Bu şerh, devir işlemini engellemese bile, mülkü alan yeni malik (yani siz), vaat alacaklısının (sözleşme yaptığı kişinin) aleyhine dava açmasına maruz kalabilir.
Bu şerhler tapu devrine engel değildir ancak mülkün finansal değerini doğrudan etkiler:
Mülkün, bir borca karşılık teminat gösterildiğine dair kayıttır. Banka kredileri en yaygın ipotek nedenidir. Rızaen Satış’ta bu ipoteğin satış bedeliyle kapatılması ve tapu devrinden önce kaldırılması zorunludur. Eğer ipotek borcu tam olarak kapatılmazsa, yeni tapu sahibi olarak ipotekli borçtan sorumlu kalırsınız.
Tapu devrine engel olmamakla birlikte, kiracının haklarını korur. Yeni malik (siz), kiracıyı kolayca tahliye edemez. Bu, mülkü hemen kullanma veya kira kontratını değiştirme imkanınızı kısıtlayarak kullanım esnekliğinizin maliyetiniyükseltir.
Haciz ve ipotek, tapu üzerindeki en belirgin riskler ve en sık karşılaşılan kısıtlamalar olsa dahi, hukuki durum tespitinde asıl tehlike, gölgede kalmış, daha az bilinen özel şerhlerde yatar. Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) ve çeşitli özel mevzuatların getirdiği bu şerhler, satış bedelinin icra kasasına yatırılmasıyla bile her zaman otomatikman ortadan kalkmayabilir. Bu, Rızaen Satış işleminin pürüzsüzlüğünü tehdit eden ve yatırımcıya pahalıya mal olabilecek gizli mayınlar barındıran hassas bir alandır. Bu özel durumları mercek altına almak, titiz bir durum tespiti (Due Diligence) yapmanın ne denli kritik olduğunu net bir şekilde ortaya koymaktadır.
Aile Konutu Şerhi, TMK tarafından tanınan, konutun ailenin ortak yaşam alanı olarak korunmasını hedefleyen, hukuken son derece güçlü bir koruma kalkanıdır. Eğer bir mülk üzerinde bu şerh varsa, mülk sahibi eş dahi olsa, diğer eşin açık rızası olmadan o konut üzerinde hiçbir tasarrufta bulunamaz; ne satabilir, ne kiralayabilir, ne de ipotek verebilir.
Burada kilit nokta şudur: Rızaen Satış, borçlunun borcunu kapatma niyetiyle gerçekleşiyor olsa bile, aile hukuku kaynaklı bu koruma, alacaklıların menfaatinden dahi önce gelir ve özel bir yasal zırhla çevrilidir. İcra Müdürlüğü, satış işlemini başlatmadan önce tapu kaydını kontrol etmekle yükümlüdür, ancak süreçteki bir gözden kaçırma, sonuçları ağır bir hataya yol açabilir. Eğer bu şerh tapuda mevcutsa, satışın geçerli olabilmesi için borçlu olmayan eşin de satışa onayının alınması şarttır. Bu adımın atlanması durumunda, borçlu olmayan eş, satışın tamamlanmasından ve tapu devrinden sonra dahi, tapu iptali davası açarak işlemi hükümsüz kılma hakkına sahiptir. Bu riski bertaraf etmek için, tapu müdürlüğünden gelen ilk belgeden itibaren eşin medeni durumunu ve rızasını teyit eden belgelerin İcra dosyasında mevcut olduğundan emin olunmalıdır.
Kamulaştırma Şerhi, bir mülkün kamu yararı amacıyla devletin mülkiyetine geçirilme sürecinin başladığını gösteren, yatırımcının uzun vadeli hedeflerini doğrudan tehdit eden bir kayıttır. Bu şerh, satışın gerçekleşmesine teknik olarak engel olmaz, zira mülkiyetin devri mümkündür. Fakat yatırımcı açısından sonuçları son derece ağırdır.
Mülkü alan yeni malik (yatırımcı), kamulaştırma sürecinin hızlanması ve kesinleşmesi durumunda, mülkünü devletin belirlediği kamulaştırma bedeli üzerinden devretmek zorunda kalır. Bu bedel, çoğu zaman piyasa beklentinizin veya uzun vadeli yatırım hedefinizin çok altında kalabilir, dolayısıyla mülk üzerindeki birikim ve beklentileriniz boşa çıkabilir. Bu şerhin varlığı, Rızaen Satış anındaki düşük fiyat avantajını, gelecekteki sıfır getiri riski ile takas etmek anlamına gelebilir. Bu yüzden, belediye ve ilgili kadastro müdürlükleriyle koordineli bir çalışma, kamulaştırma tehdidi altında olan bölgelerdeki mülkler için hayati bir kontrol adımıdır.
Müşterek mülkiyete (birden fazla kişinin ortak olduğu mülkiyet) tabi bir taşınmaz payının satışında, diğer paydaşların yasal olarak o payı öncelikli olarak satın alma hakkı vardır. Bu hak, tapuya şerh edilebilir. Rızaen Satış yoluyla bir pay ediniliyorsa, bu durumun hukuki sonuçları titizlikle incelenmelidir.
Ön alım hakkının tapuda şerh edilmiş olması durumunda, diğer paydaşlar, Rızaen Satış ile yapılan tapu devrinden sonra dahi, yasal haklarını kullanarak size karşı dava açabilirler. Bu davanın sonucunda mahkeme, size devredilen payın, yasal satış bedeli karşılığında diğer paydaşa devredilmesine karar verebilir. Rızaen Satış’ın sağladığı tüm güvenceye rağmen, bu şerh, pay satışlarında en yüksek hukuki tartışma potansiyelini barındırır. Bu nedenle, paylı mülkiyetteki rızaen satış işlemlerinde, diğer paydaşların süreçten haberdar edildiğinin ve haklarından feragat ettiklerinin belgelenmesi, nihai güvenlik için atılması gereken ek bir adımdır.
Geleneksel bir alım-satım işleminde, satıcının size mülkün temiz olduğunu ispat etmesi gerekir. Ancak Rızaen Satış mekanizmasında, kontrol satıcıdan alınır ve İcra Müdürlüğü’ne devredilir. Bu, süreci temelden değiştirir:
Dolayısıyla, Rızaen Satış sürecinin kendisi, “Tapuda Şerh Var mı?” sorusuna verilebilecek en güvenilir cevaptır. Ancak bu otomatik güvenceye ek olarak, sizin de proaktif adımlar atmanız gerekmektedir.
Rızaen Satış’ın en büyük avantajı, hukuki kontrolün büyük bir kısmının bizzat resmi süreç tarafından önleyici olarak yapılıyor olmasıdır.Bu sistemin mimarisi, en başta alıcının huzurunu ve güvenliğini esas alacak şekilde kurulmuştur. Zira bu kritik aşamada, İcra Müdürlüğü’nün üstlendiği rol, sadece taraflar arasında basit bir aracılık yapmanın çok ötesine geçer; adeta sizin adınıza inşa edilmiş, olası tüm riskleri süzen sağlam bir hukuki zırh görevi üstlenir. Elbette ki, bu zırhın ne denli güçlü olduğunu ve sizi tam olarak nasıl koruduğunu kavrayabilmek için, mekanizmanın perde arkasında cereyan eden tüm işlemleri derinlemesine bilmek ve kontrol etmek şarttır.
Rızaen Satış, İcra ve İflas Kanunu (İİK) hükümleri kapsamında ilerler. Bu kanun, satışın yapılabilmesi için yerine getirilmesi gereken katı kurallar silsilesini belirler. Bu kurallar, alıcı olarak sizin güvencenizdir.
Rızaen Satış teklifi geldiğinde, İcra Müdürlüğü’nün ilk yaptığı işlerden biri, mülkün üzerindeki tüm yasal yükümlülükleri (şerh ve ipotekleri) listelemektir.
Rızaen Satış’ta elde edilen paranın akıbeti, hukuki güvencenin en kritik noktasıdır.
Tapu devir işleminin son aşaması, size en büyük güvenceyi verir:
Rızaen Satış’ın, alıcıya sağladığı hukuki güvence zincirinin son halkası, Tapu Sicil Müdürlüğü’nde gerçekleşen tescil işlemidir. Bu işlem, İcra Müdürlüğü’nün başlattığı denetim ve temizleme sürecinin resmiyetle mühürlendiği, geri dönülmez hukuki kesinlik anıdır. Unutulmamalıdır ki, elde edilen tapu senedi, sadece mülkiyetinizi ispat eden bir kağıt parçası değil, aynı zamanda o mülkün geçmişteki tüm hukuki yüklerinden arındığını tescilleyen, iki farklı devlet otoritesinin imzasıyla desteklenmiş bir taahhütnamedir.
Tapu Müdürlüklerinde her bir işlem, bir Yevmiye Numarası ile kayıt altına alınır ve işlemler, bu kayıt sırasına göre hukuki öncelik kazanır. Türk Medeni Kanunu’ndaki öncelik ilkesi (Yevmiye İlkesi), Rızaen Satış sürecinin son anlarında dahi alıcıyı koruyan hayati bir mekanizmadır.
Bu durumun pratikteki karşılığı şudur: İcra Müdürlüğü, satış bedelinin ödenmesi üzerine Tapu Müdürlüğü’ne hacizlerin ve ipoteklerin kaldırılması ve tescilin yapılması talimatını gönderdiği anda, bu talimat bir yevmiye numarası alır ve derhal işleme konulur. Siz tapu senedini alana kadar, eski borçluların veya başka alacaklıların mülk üzerine yeni bir şerh veya haciz koydurma girişimi olsa bile, yevmiye numarasının önceliği sayesinde sizin tescil işleminiz bu yeni girişimlerden etkilenmez. Bu, tapu devri anındaki son dakika riskini sıfırlayan güçlü bir hukuki bariyerdir ve sürecin geri dönülemez kesinliğini garanti eder.
Rızaen Satış ile tescil edilen tapu senedi, iki ayrı devlet kurumunun (İcra ve Tapu Müdürlükleri) gözetim ve onayından geçtiği için Resmi Senet statüsündedir ve bu, herhangi bir iptal davası sürecinde sizin en büyük savunma aracınızdır.
Tapu Müdürü, devir işlemini gerçekleştirmeden önce, İcra Müdürlüğü’nden gelen yazının, mülk üzerindeki tüm yükümlülüklerin satış bedeliyle kapatıldığına ve kaldırıldığına dair kesin bir taahhüdü içerdiğini bizzat doğrulamak zorundadır. Bu doğrulama işlemi, sizin alıcı olarak mutlak iyiniyetli olduğunuzun ve hukuki süreci prosedürlere uygun olarak yürüttüğünüzün tescilidir. Tapu kütüğüne düşülen “terkin” (kaldırma) ibaresi, eski yükümlülüklerin sonsuza kadar silindiğini, yeni tapunun ise temiz bir hukuki miras devraldığını bizzat devlet garantisiyle onaylar. Bu kesinlik, yatırımcının huzurunun kaynağıdır.
Özetle: Kontrol Mekanizmasının Size Sağladığı Rahatlık
Rızaen Satış, “hukuki kontrol” işini büyük ölçüde sizin omuzlarınızdan alır ve resmi makamlara yükler. Bu sayede, tapu üzerinde kalan veya gözden kaçan bir şerh endişesi, kanun ve resmiyet tarafından çözülmüş olur. Sizin yapmanız gereken, bu mekanizmanın doğru ve eksiksiz çalıştığından emin olmaktır, ki bu da bizi bir sonraki bölüme taşıyor.
Rızaen Satış mekanizması ne kadar güvenilir olursa olsun, tecrübeli ve profesyonel bir yatırımcı, asla %100 otomatik güvenceyegüvenmez. Unutmayın, İcra Müdürlükleri’nde dahi yoğunluktan kaynaklanan usul hataları veya gözden kaçan küçük detaylar olabilir. Bu küçük detaylar, ileride büyük davalara dönüşebilir. Bu nedenle, sizin proaktif bir kontrol protokolü uygulamanız, yatırımınızın üzerine çekilen son ve en güçlü güvenlik katmanıdır.
Bu protokol, üç ana denetim alanını kapsar ve her aşamada uzman hukuki destek almayı gerektirir.
Gayrimenkulün tüm hukuki haritasını, yani geçmişten bugüne yaşadığı süreçleri ve gelecekteki potansiyel risklerini gösteren yegâne kaynak, bağlı bulunduğu İcra Müdürlüğü dosyasının ta kendisidir. Bu dosya, tüm sürecin adeta bir aynasıdır. Bu nedenle, yasal danışmanınızın bu kalın dosyayı, içindeki her bir yazışmayı, tebligatı ve teknik evrakı en ince ayrıntısına kadar, hiçbir detayı atlamadan gözden geçirmesi hayati önem taşımaktadır.
İcra dosyasındaki bilgiler ne kadar kapsamlı olsa da, İcra takibine konu olmayan, ancak mülkiyet hakkını etkileyen başka şerhler de olabilir.
Tapu ve İcra kontrolünün yanı sıra, mülkün idari geçmişi de kritik öneme sahiptir.
Rızaen Satış sürecinde uygulanan proaktif kontrol protokolü, yalnızca tapu devrini garanti altına almakla kalmaz; aynı zamanda o devrin gelecekte tartışmaya kapalı olmasını sağlar. Bu, yatırımcının nihai ve kalıcı huzuru elde etmesi demektir. Bu huzur, hukuki risklere karşı tanınan zaman aşımı ve hak düşürücü sürelerin titizlikle takibiyle mühürlenir.
Rızaen Satış işleminin gerçekleştirilme usulüne (yasal prosedürüne) ilişkin olarak yapılabilecek her türlü itiraz veya şikayet, İcra ve İflas Kanunu’nun katı ve kısa sürelerine tabidir.
Tasarrufun iptali davası, alacaklıların borçlunun mal kaçırma eylemini ileri sürerek açtığı, en uzun süreli risk barındıran dava türüdür. Bu dava hakkı, kanunen genel olarak 5 yıllık hak düşürücü süreye tabidir.
Fakat Rızaen Satış bu riski etkisiz hâle getirir: İptal davası, esasen kötü niyetli veya hileli tasarrufları hedef alır. Siz Rızaen Satış’ta, resmiyet, makul bedel ödeme ve alacaklı menfaatini koruma ilkelerine tam olarak uyduğunuz için, mahkeme nezdinde sizin iyiniyetli üçüncü kişi olduğunuzun ispatı son derece güçlüdür. Bu hukuki dayanaklar, iptal davasında size karşı açılacak her türlü hileli tasarruf iddiasını mahkeme nezdinde çürütür. Pratik olarak, Rızaen Satış ile temizlenen bir tapuda, 5 yıllık süre dolmadan dahi, iptal davasının başarı şansı oldukça düşüktür.
Rızaen Satış sürecindeki hukuki kontrol maliyeti, bazı yatırımcılar tarafından kısa vadede gereksiz bir harcama kalemi olarak algılanabilir. Fakat bu, uzun vadeli bir perspektifte büyük bir yanılgıdır. Profesyonel bir yatırımcı, bu maliyeti bir “gider” olarak değil, yatırımın en önemli stratejik sigortası olarak değerlendirir.
Rızaen Satış, size düşük fiyat avantajını sunar; hukuki kontrol ise bu avantajın kalıcı olmasını garanti eder. Unutmayın, bir yatırımcı için en değerli kazanç, hukuki güvence ve huzurla elde edilen kârdır.
Sonuç: Sizin uygulayacağınız bu proaktif kontrol protokolü, Rızaen Satış’ın otomatik güvencesi üzerine inşa edilmiş en güçlü savunmadır. Bu titizlik, yatırımınızın hukuki huzurunu %100’e yakın seviyeye taşır.
Hukuki kontrol, sadece riskten kaçınmak için değil, aynı zamanda yatırımın gerçek değerini doğru bir şekilde hesaplamak için de hayati öneme sahiptir. Profesyonelce yürütülen bir durum tespiti (Due Diligence), size pazarlık masasında ek bir güç sağlar ve mülkün üzerinde kalan küçük şerhlerin veya prosedürel risklerin finansal karşılığınıbelirlemenizi mümkün kılar.
Her ne kadar Rızaen Satış, en büyük haciz ve ipotek risklerini ortadan kaldırsa da, süreçteki küçük hukuki pürüzler (örneğin, devam eden bir İhtiyati Tedbir davası veya Tapu İptali ve Tescili davası) mülkün geleceği üzerinde bir risk primi yaratır. Tecrübeli yatırımcılar, bu riski fiyata dahil ederler.
Hukuki kontrol, bu gizli maliyetleri görünür kılar ve size sadece ucuz değil, aynı zamanda gerçek değerinde bir alım yapma imkanı sunar.
Rızaen Satış ile temizlenmiş ve sizin tarafınızdan eksiksiz kontrol edilmiş bir tapu, mülkü gelecekte satarken de size büyük bir avantaj sağlar:
Sonuç olarak, Rızaen Satış’taki hukuki kontrol süreciniz, sadece bir zorunluluk değil; aynı zamanda yatırımınızın karlılığını artıranstratejik bir finansal araçtır.
Gayrimenkul yatırımında, finansal kazançlar ne kadar cazip olursa olsun, hukuki güvence ve huzur olmadan elde edilen hiçbir kârın kalıcı olmadığını tecrübeyle biliyoruz. “Tapuda Şerh Var mı?” sorusu, yatırımcının zihnindeki en büyük belirsizlik kaynağıdır. Ancak Rızaen Satış mekanizması, bu belirsizliği, borçlunun rızası, İcra Müdürlüğü’nün denetimi ve ödeme garantisi ile ortadan kaldıran en güvenilir çözümdür.
Bizim bu kapsamlı analizimiz, size Rızaen Satış’ın otomatik olarak sunduğu güvencenin yanı sıra, bu güvenceyi proaktif adımlarlanasıl maksimize edeceğinizi gösterdi:
Bu kontrol protokolünü uyguladığınızda, tapu üzerindeki şerh endişesi sizin için bir sorun olmaktan çıkar. Çünkü siz, sadece bir mülk değil, aynı zamanda temizlenmiş bir hukuki geçmiş ve geleceğe yönelik bir güvenlik garantisi satın almış olursunuz.
Unutmayın: Kontrol, stresi azaltır ve kazancı artırır. Rızaen Satış, size bu kontrolü sunar. Siz de bu kontrole sahip çıkarak, yatırımınızı sağlam temeller üzerine inşa edin.
Kapsamlı analizimiz boyunca net bir şekilde gördük ki, gayrimenkul yatırımında yüksek kâr, yalnızca hukuki güvenceylekalıcıdır. “Tapuda Şerh Var mı?” endişesini ortadan kaldıran titizlik, profesyonel bir kontrol protokolüyle mümkündür. Elde ettiğiniz bu derin stratejik ve hukuki bilgi, sizi piyasadaki sıradan alıcılardan veya satıcılardan ayırmaktadır. Artık bu teorik bilgiyi, somut ve güvenceli bir eyleme dönüştürme zamanıdır.
Sahadan edindiğimiz tecrübe, küçük bir usul hatasının, gözden kaçan bir özel şerhin veya aceleyle yapılan bir işlemin, yıllar süren davalara ve yatırımın değer kaybetmesine yol açtığını göstermektedir. Kontrolsüz yapılan her Rızaen Satış girişimi, beraberinde ciddi bir belirsizlik ve risk taşır. Sizin kişisel uzmanlığınız ne olursa olsun, İcra ve İflas Hukuku’nun teknik detayları, hataya yer bırakmayacak bir dış denetim gerektirir. Bu hukuki yükü tek başınıza üstlenmek yerine, bu süreci kusursuz yöneten profesyonel bir sisteme güvenmek, profesyonel yatırımcının en akılcı kararıdır.
RızaenSatis.com, işte tam da bu güvenlik ve kontrol ihtiyacınıza cevap vermek üzere tasarlanmıştır. Biz, sadece bir ilan ve alım-satım platformu değil; hukuki riskleri minimuma indiren, denetimli ve şeffaf bir çözüm mekanizması sunuyoruz.
Platformumuzdaki her mülk listelemesi ve her alıcı/satıcı talebi, baştan sona profesyonel bir süzgeçten geçer. Tapu temizliği ve şerh kontrolleri, sistemin temel işleyiş prensibidir. Süreç, karmaşık kanun maddeleriyle değil, sizin anladığınız dilde, şeffaf ve denetlenebilir adımlarla ilerler.
Artık belirsizlikler ve endişelerle değerli yatırım zamanınızı kaybetmeyin. Sahip olduğunuz bu stratejik bilgiyi, somut ve güvenceli bir eyleme dönüştürün. Hukuki huzurunuzu garanti altına alacak kontrollü yatırıma ilk adımı atın.
İster mülkünüzü en güvenilir şekilde satmak, ister risk primi düşürülmüş en iyi yatırım fırsatını yakalamak isteyin: Doğru adres, doğru çözümdür.
Hemen şimdi www.rizaensatis.com adresini ziyaret edin. Birkaç dakikalık basit bir kayıt işlemiyle, denetimli ilan havuzumuza dahil olun veya mülkünüzü güvenle listeleyin. Unutmayın: Kontrol sizde, çözüm bizimle başlar.
Eğer mevcut durumunuzun özel bir danışmanlık gerektirdiğini hissediyorsanız veya elinizdeki mülkün icra dosyasının detaylı analizine ihtiyaç duyuyorsanız, alanında yetkin ekibimizle doğrudan temas kurabilirsiniz. Rızaen Satış süreçleri son derece hassas prosedürlerdir; biz, bu karmaşık yolu en başından itibaren sizin için netleştirmeye ve güvenle aydınlatmaya hazırız.
Unutmayın: Kontrollü yatırım, size sadece yüksek getiri değil, aynı zamanda kesintisiz ve kalıcı bir zihinsel huzur da vaat eder. Bu huzuru ertelemeyin. Daha fazla bilgi için Youtube kanalımızı da ziyaret edin.
📌 Gayrimenkul satış süreçlerinde uzman bir ekip olarak, borçlu, hacizli ya da icralık taşınmazlarınızı değerinde ve güvenli bir şekilde satışa sunmanız için buradayız. Türkiye genelinde edindiğimiz saha deneyimi ve çözüm odaklı yaklaşımımızla, size en doğru yolu birlikte planlıyoruz.